Modern Müziğin Yeni Sesi Öykü Doğan! @RÖPORTAJ

Harika bir tatili geride bırakmış, ertesi sabah Ankara'da işe yetişebilmek adına Urla'dan gece otobüsüne binmişim... Sıcak memleketlerden uzaklaşmak, tatili bitirmiş olmak, daha yapılacak bir sürü şeyi bırakıp Ankara'ya dönmek, yorgunluğumla birlikte hafif bir durgunluk hali yaratmış an itibariyle üzerimde... 'Nereye gidiyorum ben?' sorgulamalarımı ise bastırmak adına, -hala çekiyorken- İzmir frekanslarını yakalamayı umarak radyoyu açıyorum kulaklıklarımın diğer ucundan.. Ne pop kafasındayım, ne de rock.. Sadece kafamı dinlemek, İzmir'in inci gerdanlığının görüntüsünü içime çekmek istiyorum doya doya kaliteli bir müzikle, o kadar...

Derken bir frekansa takılıyor kulaklarım... Pek sohbetli programlar ilgimi çekmese de kalıyorum bu kanalda (TRT Radyo 1).. DJ'in tok sesi ve düzgün diksiyonu ile çok ünlü diye açıkladığı konuğunu merak ederek dinlemeye devam ediyorum. Yeni albümünün çıktığını, Avrupa ve Türkiye'ye birlikte açıldığını, albümünün aslında İtalya'da okuduğu okulun bitirme projesi olduğunu anlatan sakin bir ses cevaplıyordu DJ'i.. Modern müzik yapıyormuş ve tüm alt yapılarını kendisi, evinde kurduğu küçük çapta bir stüdyoda oluşturuyormuş... Öykü Doğan'mış adı da...


Uykum hafif beni ele geçirmeye başladığı için sadece sese yoğunlaşmış, çalacakları şarkıyı beklemeye geçmiştim bir süre sonra.. Beklentimi çok yukarıda da tutmamıştım açıkçası ilk başta, merak duygum daha ön plandaydı, ama şarkılar dönmeye başladıkça 'sound'u oldukça başarılı gelmeye başladı kulağıma.. Üstelik albümünün dayandığı temel bir felsefesi vardı ve her şarkıda bu düşüncenin bir izi bulunmaktaydı. Tam da Gökçen Gökyer Blog'da aşılanmaya çalışılan bakış açısıyla örtüşen bir düşünce hem de...

Ertesi gün olmuş, ben Ankara'ya varmış, koşarak işe yetişmeyi başarmıştım. Ama aklımın bir köşesine bu kişinin kim olduğunu araştırmayı da not etmeyi ihmal etmemiştim. Ne var ki, Twitter'dan kendisini bulup tweet attığımda aldığım sıcak dönüş, onun enerjisini bloguma taşıma isteği verdi ve bir anda kendisini buraya davet ederken buldum kendimi! =)

Çok da iyi etmişim diye düşündüm özgeçmişini okuduğumda kişisel enerjisinin yanı sıra.. Zira, genç yaşta kariyerini bir yere taşımayı çoktan başarmış insanları her zaman takdir etmiş, desteklemişimdir.. Enerjisi yüksek, gelecekte kendisini çok daha iyi yerlerde göreceğimize (ki zaten çoktan röportaj vermelere ve programlara katılmaya başlamış) inandığım Öykü Doğan'ı, Gökçen Gökyer Blog'da mutlulukla ağırlıyorum. Üstelik kendisi hemşehrimmiş! =)


G.G. Bana aktardığın özgeçmişini kısaca bir de okuyucularımızla paylaşmak isterim… Kimdir Öykü Doğan?
Ö.D. 1990 yılında Izmir'de doğdum. Müzik eğitimine beş yaşında piyanoyla başladım ve altı yaşında da ilk bestemi yaptım. Dokuz yaşından itibaren 9 Eylül Konservatuvarı'nda piyano bölümünde kursiyer öğrenci olarak devam ettim. Daha sonra piyanonun yanı sıra, Izmir Devlet Opera ve Balesi'nin çocuk korosuna katıldım yıllar boyunca da bir çok konserde, hatta operada çocuk korosunda rol aldım. Ilköğretimi Özel Izmir Tevfik Fikret Ilköğretim Okulu'nda, liseyi ise Özel İzmir Amerikan Koleji'ni bitirdim. Lise boyunca müzik eğitimime Akademi Iksev'de kompoziyon, şan ve piyano dersleri alarak devam ettim. Hayalimde Italya'da müzik okumak olduğu için orada yetenek sınavlarına girerek konservatuvarı kazandım, 4 senedir Italya'dayım. Üç farklı bölümde okuyorum. Piacenza konservatuvarında (Conservatorio di Giuseppe Nicolini)  kompozisyon ve caz piyano bölümlerinde okuyorum. Ayrıca bu yıl Bologna Music Academy Europe'tan birincilikle mezun oldum. Akademi'nin programı Ingiltere'nin iyi üniversitelerinden olan University of Essex ile ortak olduğu için oradan da BA derecesi almış oldum. Italyanca dışında Ingilizce, Fransızca ve Almanca biliyorum. 2013 Nisan ayında ilk albümümü çıkardım. Albümdeki besteler, şarkı sözleri, vokaller ve altyapılar tamamen bana ait.

G.G. Albüm çıkarma fikri temel hedefindi ve belirlenen zamanda mı oluştu, yoksa bitirme projesi bu fikre tesadüfî mi çıkardı seni?
Ö.D. Günün birinde mutlaka bir albüm çıkarmak istiyordum ama bunu tek başıma ve bu kadar kısa bir süre içinde yapacağım aklıma gelmezdi açıkçası. Bitirme projesi güzel bir bahane oldu diyebilirim. =)

G.G. Albümünün temel bir felsefesi olduğunu söylemiştin radyo programında...
Ö.D. Evet albümümün bir konsepti var. O da başlığı gibi "Through the Dark We See the Light", yani karanlığın arasından (içinden) ışığı görüyoruz. Karanlık olmadan aydınlığı görmemiz mümkün olmuyor. Mesela kötü günlerin ardından da çok daha güzel günler başlıyor genelde. Şarkılarda da hem sözlerde, hem melodilerde, hem ses efektlerinde bu karanlık-ışık kontrastları duyulabiliyor. 

 

G.G. Modern Müzik haricinde uzmanlaştığın/uzmanlaşmak istediğin başka tarzlar da var mı kendini bulduğun, üzerine çalışmak istediğin..?
Ö.D. Müziğe ilk klasik müzikle başlamıştım, bir yıl önce de caz bölümüne girdim, bir yandan o yönde ilerliyorum. Farklı tarzlar denemeyi, onları bir araya getirmeyi her zaman sevmişimdir.

G.G. Albüm piyasaya sürüldü sanıyorum internet üzerinden de olsa... CD olarak satışı, tanıtım, turne gibi çalışmaların olacak mı? Radyo programına çıktın mesela...
Ö.D. Evet internette iTunes, Amazon, Google Play Store gibi sitelerin hepsinde bulunuyor albümüm. En son Youtube’da da albümümden ilk single olan “Time to Make a Move” isimli şarkımı yayınladım. Yavaş yavaş tanıtıma ağırlık vermek istiyorum. Dediğin gibi 11 Ağustos’ta TRT Radyo 1’de Gecenin İçinden programında canlı yayın konuğuydum. Güzel gelişmeler oluyor, heyecanlıyım. =)

G.G. Bologna'daki okulundan birincilikle de mezun oldun... Şimdi ne yapmayı düşünüyorsun? Teklifler gelmeye başlamıştır… =)
Ö.D. Piacenza’daki konservatuvarda kompozisyon ve caz piyano bölümlerine devam ediyorum. Yani daha en az iki yıl okulum var. Bir yandan da albüm tanıtım çalışmalarına ve yeni şarkılar yapmaya devam etmek istiyorum.



G.G. Genç müzisyenlere, ülkemizde müzikle ilgilenen yeteneklere neler tavsiye edersin? Yurt dışının payı nedir bu işte?
Ö.D. Hayallerinin peşinden gitmelerini, yeteneklerini değerlendirmelerini tavsiye ediyorum. Yurt dışında okumak da farklı ufuklar açıyor, insanın yaratıcılığını geliştiriyor, insanı cesaretlendiriyor.




G.G. Gökçen Gökyer Blog'u sen de tanıdın artık az çok.. Neler söylemek istersin Gökçen Gökyer Blog okuyucularına? =)

Ö.D. Öncelikle tebrik ediyorum, çok güzel, çok keyifli bir blog, bundan sonra da takip edeceğim mutlaka. =) Ilginize teşekkür ediyorum!       


Öykü Doğan'a yeniden çok teşekkür ediyorum... İzmirli olmasının da verdiği sıcaklık ve yakınlıkla kendisini 'görüşmeyi isteyeceklerim listesi'ne çoktan kaydetmiş bulunuyor ve ileride yeni çalışmalarıyla yeni yazılarımda daha çok görebilmek dileğiyle diyorum! =)
               


Dostça kalın! 



*Fotoğraflar: Öykü DOĞAN

0 comments:

Yorum Gönder

More

Bu Blogda Ara

Translate

Archive

Recent Posts

Popular Posts

Top 10 Articles

Featured Posts

Most Trending

Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı